önüne çıkmak
| |||||
önüne çıkmak rastlaşmak, karşılaşmak, karşısına çıkmak: "Neden hiçbir korsan filosu önümüze çıkamadı?"- F. F. Tülbentçi. mecaz ilk defa görmek, yüz yüze gelmek: "Kim olursa olsun önüme çıkanla yeniden evleneceğim."- S. F. Abasıyanık. yolunu kesmek için birdenbire karşı durmak: "Kasabaya kömür indiren dağ köylülerinin önlerine çıkıp yol kesen haydutlar."- M. Ş. Esendal. | |||||
Bilgi yarışması | Oyun | Firma bilgisi | Hastalık sitesi | Link sitesi | Rüya tabirleri Ücretsiz program | Şifalı bitkiler | Tıp sözlüğü | Türkçe sözlük | Yemek tarifleri | | |||||
Kullanıcıların yorum ekleyebildikleri, kelime arayabildikleri geniş kapsamlı, |